Sunexpress Hava Yolları’na ait uçağımız ile uçuşumuzu gerçekleştiriyor ve Hollanda’nın başkenti olan Amsterdam’a varıyoruz. Sonrasında her biri ayrı bir yansıması olan şirin kasabalara gidiyoruz. Kanalları, tarihi evleri, yel değirmenleri ve Hollanda’nın adeta geleneksel yaşayışını gözlemleyebileceğimiz, atölyeleri ile adeta bir açık hava müzesini andıran kasabada geçireceğimiz Zaanse Schans’ı gezmeye gidiyoruz. Buradaki gezimizi tamamlayıp serbest zamanın ardından, balıkçılığıyla ve takunya yapımıyla ünlü bir diğer güzel Hollanda kasabası Volendam’a doğru hareket ediyoruz. Varışımız sonrasında; şirin hediyelik dükkanlarını görüyor, fotoğraf çekimi, alış-veriş ve kahve keyfi yapmak isteyenlerle bir mola veriyoruz. Serbest zamanın bitiminde kendine özgü evleri ve sokaklarıyla deniz üstüne inşa edilmiş, bir yol bağlantısı verilerek sonradan yarımada olan şirin kasabası Marken’ı gezmeye gidiyoruz. Tipik Hollanda kırsal kasaba hayatını yansıtan kasabamızdaki keyifli zamanın bitiminde Başkent merkezine geri dönüyor ve Kanallar Turumuzu (fiyata dahil) yapmak üzere Limana geçiyoruz. “Kuzeyin Venedik’i” olarak adlandırılan Amsterdam Kanallar bölgesinde şehrin tüm güzelliklerini Kanallardan gözlemleyerek gezebileceğimiz turumuzu gerçekleştiriyoruz. Unesco Dünya Mirası listesine girmeye hak kazanmış asırlık kanalda, gezimizi tekne ile gerçekleştirirken çok güzel fotoğraflar çekme fırsatınız olacak. Anne Frank eviyle aynı caddede bulunan Protestan Kalvanizm Kilisesi (Westerkerk), Merkez Tren İstasyonu ve kentin tarihi binalarını göreceğimiz ve halkın yaşam tarzını gözlemleyebileceğimiz kanal turumuzun bitiminde 1898 yılında inşa edilen ve dünya tarihindeki ilk menkul kıymetler borsası olarak geçen, bu günlerde kültür ve sanat merkezi olarak kullanılan; Borsa Binası, Dam Meydanı, ünlü Kırmızı Fener (Red Light), Kraliyet sarayı ve Dünyaca ünlü sanatçılar, film yıldızları, politikacılar, sporcular ve Hollanda’nın Altın Çağı’ndan ressamlar gibi geniş yelpazede balmumu heykellerinin sergilendiği; King Willem-Alexander, Johan Cruyff, Lady Gaga, Harry Styles, Marvel karakterleri ve Van Gogh gibi figürlerle fotoğraf fırsatlarının sunulduğu Balmumu Müzesi – Madame Tussauds'ı görerek isteğe bağlı ziyaret etmek isteyen konuklarımız için burada serbest zamanımızı veriyoruz. Kent merkezinde serbestçe gezebileceğiniz, kafelerinde veya mağazalarında vakit geçirebileceğiniz zamanın bitiminde rehberimiz ve aracımızla buluşarak Amsterdam’daki otelimize yerleşiyoruz. Geceleme otelimizde.

Otelimizde alacağımız kahvaltının ardından, Hollanda Krallığı’nın idari başkenti olan, Uluslararası Adalet Divanı ile Ceza Mahkemesi’ne ev sahipliği yapan Lahey’i gezmek üzere, Kuzey Denizi kıyısındaki bu küçük, modern şehre doğru yola çıkıyoruz. Kente varışımıza takiben; Adalet Divanı, Mauritshuis Müzesi (inci küpeli kızın bulunduğu yer), Başbakanlık Çalışma Ofisi ve Kraliyet Sarayı’nı rehberimizin anlatımları eşliğinde görüyor ve hatıra fotoğraflar alarak, mavi-beyaz çinileriyle dünyada nam salmış tipik Hollanda kanalları üzerine kurulu Delft’e doğru hareket ediyoruz. Rotterdam ile Lahey arasında çok kısa bir mesafede bulunan Delft’e uğruyoruz. Hollanda Kraliyet ailesinin mezarlığının bulunduğu Delft’te anıtsal bir kilise olan Nieuwe Kerk (Yeni Kilise) ve Delft Porselen Fabrikası’nı görerek merkezi çarşısına gidiyoruz. Kısa bir fotoğraf molası verdikten sonra, antik dönemlerden günümüze nam salmış limanı ve Shelde Nehri yanında konumlanıyor olmasıyla birlikte ilgileri her zaman üzerine toplamış Anvers (Antwerpen) şehrini gezmeye gidiyoruz. Yaklaşık 1 saatlik kısa bir yolculuktan sonra dünyanın Elmas başkenti olarak bilinen bu güzel şehirde gezimize başlıyoruz. İçerisinde ünlü Ressam Peter Paul Rubens’in resimlerinin sergilendiği, bir Gotik mimari şaheseri olan ve aynı zamanda Belçika’nın en büyük Katedrali namına sahip Antwerp Katedrali’ni görüyoruz. Cepheleri göz alıcı figürlerle bezenmiş, kendinizi Orta çağ zamanının içinde hissedeceğiniz ve kurulu; Noel Pazarları stantları, ünlü buz pisti, dönme dolap ve hediyelik eşya dükkanları arasında geçireceğimiz keyifli zamanın ardından Belçika’nın ve Avrupa Birliği’nin başkenti Brüksel şehrine hareket ediyoruz. Varışımızın sonrasında geçmişten günümüze tarihiyle, festivalleriyle ve çikolatalarıyla ünlü Brüksel şehir turumuza başlıyoruz. Rehberimizin anlatımları eşliğinde buradaki 1953’te Expo Dünya Fuarı için inşa edilen ve dokuz bölümden oluşan ancak sadece 5‘i ziyarete açık olan; Atomium, Çin ve Japon Evleri, Kraliyet Sarayları, Adalet Sarayı, Belediye Binası, Lonca Binaları, Manneken Pis Heykeli ve Grand Palas’ı görüyoruz. Turumuz sonrasında vereceğimiz serbest zamanın ardından, belirtilen saatte rehberimizle buluştuktan sonra, Brüksel’deki otelimize yerleşiyoruz. Geceleme otelimizde.

Otelimizde alacağımız kahvaltının ardından, Belçika’nın Brügge şehrine doğru hareket ediyoruz. Tarihi dokusu ile Orta Çağ mimarisini günümüze kadar tüm güzelliği ile taşımış, kendinizi masallarda hissedeceğiniz bir diğer aşıklar şehri Brügge turumuza başlıyoruz. Jan Breydel ve Pieter de Coninck’in de heykellerinin bulunduğu; Grote Markt, Burg Meydanı, Begijnhof, Minne waterpark, Lonca Binaları, Kutsal Kan Kilisesi, 1999 yılında UNESCO Dünya Mirasları Listesine dahil edilen Belfry Çan Kulesi ve Belediye Sarayı görülecek yerlerden bazılarıdır. Rehberimizin bilgilendirmelerinden sonra alacağımız serbest zamanın ardından belirlenen saatte buluşup Paris’e hareket ediyoruz. Fransa’nın ve Avrupa’nın en gözde moda şehri Paris’e varışımıza takiben, rehberimizin kent ile ilgili genel bilgilendirmelerinden sonra şehir merkezinde serbest zaman veriyor ve otelimize yerleşiyoruz. Geceleme otelimizde.

Otelimizde alacağımız kahvaltının ardından, dolu dolu bir programla modadan sanata, gastronomiden tarihe dünyanın en ünlü kentini gezmeye başlıyoruz. İlk önce Panoramik olarak şehir turumuza, Sorbonne Üniversitesi’nin hemen önündeki meydanda yer alan ve orjinali Roma’da bulunan dünyaca ünlü bilim adamı ve sanatçıların mezarlarının bulunduğu Pantheon Kilisesi’ni (J.J Rousseau, Madame Cury, Voltaire vb.) görerek başlıyoruz. Gezimizin devamında; Luxembourg Sarayı, Napolyon’un Mezarı (Hotel İnvalides), Opera Meydanı, Alexander Köprüsü, Saint Michel Mahallesi, Amerikan Kilisesi, Millet Meclisi, Orsay Müzesi, Champs-Elysees, Trocadero meydanında Zafer Takı’nı (Arc de Triumph) da gördükten sonra, rehberimizin yönlendirmeleriyle serbest zaman alıyor ve buluşmamızın ardından Fransa’nın sembolü olan Champs de Mars, adını Roma savaş tanrısı Mars’tan almaktadır. Antik dönemde askerî talim alanı olarak kullanılan bu meydan, Yunan mitolojisinde Ares olarak bilinen tanrıya adanmıştır. Günümüzde ise savaşın değil, barışın ve birliğin simgesi haline gelmiş; modadan sanata, gastronomiden tarihe uzanan zenginliğiyle yalnızca Fransa’nın değil, aynı zamanda dünyanın da en ikonik yapılarından biri olan Eyfel Kulesi’ne ev sahipliği yapmaktadır. Bizler için rezervasyonları yapılmış ve biletleri alınmış kulenin 2. katına seyir için çıkışımızı gerçekleştiriyoruz. Güzel ve unutulmaz fotoğraflar çekebileceğimiz seyrimizin ardından kenti bambaşka bir ambiyansta rehberimizin anlatımları eşliğinde Seine Nehri üzerinde gerçekleştireceğimiz ve fiyata dahil olan Seine Nehri Tekne gezintimizde, Nehrin üzerine kurulu muhteşem köprülerin altından geçerken Paris’in dikkat çekici tarihi binalarını, Ill de le Cidde (Cité Adası), adanın üzerinde bulunan ve geçtiğimiz dönemde hiç beklenmedik bir yangın faciasıyla yanan ve Meryem Ana’ya ithaf olunan dünyaca ünlü; Notre Dame Katedrali’ni, Adliye Sarayı’nı, Conciergerie Hapishanesi’ni, Belediye Sarayı’nı, Modern Sanatlar Müzesi ve Louvres Sarayı’nı rehberimizin ilgili anlatımlarıyla Panoramik olarak görüyoruz. Keyifli tekne gezintimizin ardından, Yakınlarınızla bu güzel kentin tadını çıkarabileceğiniz uzun soluklu bir serbest zaman veriyoruz. Paris’in lüks mağazalarının bulunduğu caddeler, Eyfel Kulesi’nin ve Louvre Müzesi’nin konuşlandığı o görkemli tarihi yapıların arasında geçireceğimiz dolu dolu keyifli zamanın ardından rehberimizle buluşuyoruz ve otelimize geri dönüyoruz. Geceleme otelimizde.

Otelimizde alacağımız kahvaltının ardından, bugün halen bohem yaşamın devam ettiği ve Paris’in sanatla iç içe romantik atmosferini hissetmenin en güzel yollarından bir tanesini temsil eden “Ressamlar Tepesi” adıyla bilinen Montmartre Bölgesi’ne ulaşıyoruz. 130 metre yüksekliğindeki bir tepede yer alan ve tarih boyunca sanatçıların ilham noktası olan; Genç Picasso, Van Gogh, Renoir, Degas ve Toulouse-Lautrec gibi sanatçıları ağırlamış Romantik tepeye dileyen misafirlerimiz ile Füniküleri kullanarak çıkıyor ve tepede yer alan Place du Tertre, Montmartre’nin sanatçılarla dolu en bilinen meydanında ressamların tablolarını sattığı, karikatüristler çizim yaptığı ve ziyaretçiler portre yaptırabileceği, kafelerin ve ressamların bir arada bulunduğu çevrede serbest zaman veriyoruz. Sacre Coeur Bazilikası’nı merdivenlerinde veya Place du Tertre civarında yürüyüşler yaparak muhteşem Paris manzaralarına şehit oluyoruz. Paris’in ünlü yemeklerini ya da lezzetli kreplerini tadabileceğiniz şirin restoranlarında vakit geçirdikten sonra bu gece meydanlarda karşılayacağımız yeni yıl için otelimize dinlenmeye ve hazırlanmaya gidiyoruz. Meydanlarda serbestçe kutlayacağımız yılbaşı kutlamalarına dahil olabileceğimiz güzel bir gece için hazırlıklarımızı tamamlandıktan sonra rehberimizle otelin lobisinde buluşuyor ve bizleri şehir merkezine götürecek aracımızdaki yerlerimizi alarak, keyifle yeni yılı karşılayacağımız kutlamalara dahil oluyoruz. Saatler gece yarısını gösterdiğinde Paris’te 2026 yılına merhaba diyoruz. Dilediğinizce eğlenebileceğiniz ve merkezdeki restoran ve barlarda yakınlarınızla geçireceğiniz yılbaşı gecesinden sonra transfer aracımız belirlenen saatte bizler otelimize geri götürüyor. Eğlencelerini sürdürmek isteyen konuklarımız, diledikleri saatte rehberimizin yönlendirmeleri ve tavsiyeleri eşliğinde serbestçe yerel ulaşım veya taksi ile otele dönüşlerini gerçekleştirebilirler. Geceleme otelimizde.

Otelimizde alacağımız kahvaltının ardından, odalarımızı boşaltıyoruz. Bizi bekleyen aracımızdaki yerlerimizi alarak Paris’e veda etmek üzere dönüşümüz öncesi serbest zaman almak üzere, dünyaca ünlü mağazaların ve kafelerin, restoranların bulunduğu Champs-Elyses’e meydanına gidiyoruz. Havalimanı transferimiz için buluşmamızın ardından bizleri Adnan Menderes Havalimanına götürecek olan Sun Express Hava Yollarına ait uçağında yerlerimizi alarak İzmir’e dönüş yapıyoruz. Akşam varışımızın ardından bir başka tur programında yeniden birlikte olmak üzere vedalaşıyoruz.